Boğaziçi’ndeki 3. genel sekreter yardımcısı atamasına dava

Boğaziçi’ndeki 3. genel sekreter yardımcısı atamasına dava
Güncelleme:

Boğaziçi Üniversitesi Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Temsilciliği, üniversitede üç tane genel sekreter yardımcısı çalışmasıyla ilgili yürütmeyi durdurma davası açtı.

Boğaziçi Üniversitesi Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Temsilciliği'nin Twitter 'dan yaptığı açıklamada ‘Yükseköğretim Üst Kuruluşları İle Yükseköğretim Kurumlarının İdari Teşkilatı Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin beşinci maddesinde “Genel Sekreterlik, bir genel sekreter ile en çok iki genel sekreter yardımcısından ve bağlı birimlerden oluşur” hükmünün yer aldığı ifade edildi.

 Açıklamada şunlar kaydedildi: “S.Y. 23 Kasım 2021 tarihinde İdari ve Mali İşler Daire Başkanı olarak atanmış ardından dava konusu işlemle kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı bir şekilde 29 Kasım 2021 tarihinden itibaren genel sekreter yardımcısı olarak üniversitede görev yapmaya başlamıştır.

Davalı idarede S.Y.’nin 29 Kasım 2021 tarihinden itibaren genel sekreter yardımcısı olarak görev yapmaya başlamasıyla birlikte iki tane olması gereken genel sekreter yardımcısı sayısı üçe çıkmıştır. Genel Sekreter yardımcısı sayısı sınırlanmış olup kamu finansmanının israfına neden olacak şekilde fazla genel sekreter yardımcısı istihdamı açıkça hukuka aykırıdır. Tedviren atamayla ihtiyaç olmamasına rağmen yapılan atama sebebe dayanma açısından da hukuka aykırıdır.”

Dava konusu işlemle tedviren atamanın amacına da aykırı hareket edilmiş herhangi bir zorunluluk olmamasına rağmen tedviren atamayla bilgisayar işletmeni olan bir kişi genel sekreter yardımcısı olarak atanmıştır. S.Y. İdari ve Mali İşler Daire Başkanı olarak atanmış olup kadrosu buradadır. Dava konusu işlem memurun kendi kadro ve görevinde çalışması ilkesine aykırıdır.”

Daha önce akademik kariyerinin hiçbir noktasında Boğaziçi’yle bir ilişkisi olmamış Sağlık Bilimleri Üniversitesi Personel Daire Başkanı Nedim Malkoç, 1 Haziran 2021’de okula genel sekreter olarak atanmıştı.

Malkoç dönemin ‘kayyım rektörü’ Melih Bulu’ya teşekkür ederek şunları söylemişti: “Sağlık Bakanlığı’yla yapılan afiliasyon protokollleri çerçevesinde 62 hastanenin öğretim üyesi atamalarını gerçekleştirirken ben de bu işin başında önemli bir rol aldım. Bu tecrübe ve birikimimi Boğaziçi Üniversitesi’nde kullanmak istiyorum. İnşallah Allah bu görevimde muvaffak eder.”

Ne olmuştu?

Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğü görevine Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 1 Ocak tarihli kararnamesiyle Bulu’nun getirilmesi sonrası üniversitede aylar süren protestolar düzenlenmiş, Bulu yine bir kararnameyle temmuz ayında görevden alınmıştı.

Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) başlattığı aday belirleme sürecinde, aralarında Bulu’nun yardımcısı olmayı kabul etmiş üç akademisyenden ikisi olan İnci ve Gürkan Kumbaroğlu dahil 19 aday çıkmıştı. İnci 19 akademisyenin rektör adaylığı için yarıştığı ‘güven oylamasında’ öğretim üyelerinden yüzde 95 oranında ret oyu alarak, rektör olması istenmeyen iki akademisyenden biri olmuştu.

Boğaziçi Üniversitesi’nde ‘kayyım rektör’ İnci’yi protestolar devam ediyor.