Başkan'dan şaşırtan söz ! Konuşmayı kopyala-yapıştır yapmış..

Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit’in önceki gün adli yıl açılış töreninde Yüce Divan görevinin Anayasa Mahkemesi’nden (AYM) alınıp Yargıtay’a verilmesi önerisi, aynı akşam TBMM’deki adli yıl açılış resepsiyonuna da damgasını vurdu. Cirit, “Her adli yıl konuşmasında yer bulmuş. Ben de önceki yıllardaki konuşmalardan kes-yapıştır yaptım” dedi.

Hürriyet'ten Oya Armutçu'nun haberine göre Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Zühtü Arslan, önceki akşam TBMM’deki adli yıl açılış resepsiyonunda, Yüce Divan tartışmasının Türkiye’nin bugünkü meselesi olmadığını ve pratikte bir anlam taşımadığını ancak akademik tartışma konusu olabileceğini söyledi. Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit ise “Bu yeni bir tartışma değil. Yıllardır var. Anayasa değişikliğinin konusu. Her adli yıl konuşmasında da yer bulmuş. Konuşmamda ben de bunu dile getirip, önceki yıllardaki konuşmalardan kes-yapıştır yaptım” dedi. Adalet Bakanı Kenan İpek de hem yargının hem de Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) yapısı ve seçim sistemi konusunda bakanlıkta çalışma yaptıklarını ve bakanlıkta komisyonlarda çalışma yürütüldüğünü açıkladı.

TARTIŞILMASI GEREKLİ

Bakan İpek, Cirit’in Yüce Divan’la ilgili kendi görüşünü ifade ettiğini belirterek, “Bir Anayasa çalışması yapıldığında bu konu tartışılabilir. Ben de tartışılması gerektiğini düşünüyorum” dedi. İpek, Cirit’in 2010’daki HSYK seçimine dönük “Yargı mensupları arasındaki sevgi ve saygı ortamıyla çalışma barışını bozmuştur” sözlerine ilişkin görüşü sorulunca da “Onu da tartışıyoruz. Ben de bir sonraki HSYK seçimlerinin farklı bir metodla yapılması gerektiğini düşünüyorum. 2014’teki HSYK seçiminde gerçekten sıkıntılar yaşandı. İnşallah bir daha onu yaşamayız. Farklı bir yöntem bulunabilir diye düşünüyorum ama bu da bir anayasa konusu” açıklamasını yaptı.

PRATİK ANLAMI YOK

AYM Başkanı Arslan ise Yüce Divan görevi konusunda, gazetecilerin sorularını yanıtlarken şu değerlendirmeleri yapmıştı: “Hemen her yıl Yargıtay başkanları bu görüşü dile getiriyor. Bir anayasa değişikliği olacağı zaman biz de kurumsal görüşlerimizi ifade ederiz. Ancak bu tartışmanın şu anda hiçbir pratik anlamı yok. Akademik bir tartışma konusu olabilir ancak. Anayasa Mahkemesi olarak diğer yüksek mahkemelerle son derece uyumlu bir işbirliği içindeyiz. Türkiye’de yargıya güvenin yeniden tesis edilmesi temel meselelerden biridir. Bu kapsamda asıl sorun, dosya yüklerinin azaltılması ve karar kalitelerinin yükseltilmesi. Yargı organlarının nicelik ve nitelik itibarıyla kaliteyi yükseltmesi halinde yargıya güven de yükselecektir. Böylece Türkiye’deki yargıya yönelik birçok sorun da çözülecektir.”