Canlı yayında açıkladı: Mansur Yavaş, Meral Akşener'i nasıl ikna etti?

Canlı yayında açıkladı: Mansur Yavaş, Meral Akşener'i nasıl ikna etti?
Güncelleme:

nkara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, katıldığı bir televizyon programında açıklamalarda bulundu.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, tv100'de yayınlanan Candaş Tolga Işık'ın sunduğu Az Önce Konuştum programına konuk oldu. Yavaş, İYİ Parti lideri Meral Akşener'in nasıl ikna edildiğini de açıkladı.

Yavaş'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

İlk turda kazanacağımızı söyleyebilirim. Sadece miting meydanlarına bakıp da karar verilmez. Özellikle ben bu mitinglere giderken mutlaka şehirlerin içerisinden geçiyorum. Yolda gidenlerin dönüp bakması, ilgili davranması gibi şeylerden mesaj alıyorsunuz. Ben ilk defa bu seçimde gezme fırsatı buldum. Özellikle muhafazakar kıyafetli insanların çok büyük ilgisini gördüm.

AKŞENER NASIL İKNA EDİLDİ?
Bu kadar insanın beklentisini geri çeviremezsiniz dedim. Bana ağabey diyor. Ekrem Bey'le işin içerisinde olursanız dönerim dedi. Biz de kabul ettik. Bu şekilde tekrar bir araya geldik. İyi ki gelmişiz. Sayın Akşener etkin ve icracı olmamızı istiyor. Çünkü halkı böyle düşündüren olaylardan birisi bizim sorunlara yaklaşımımız. Biz insanların anketlerde bizi önde çıkarması için özel bir çaba yapmadık.

Belediyeden bir aylık maaşımı almadım. Dilekçe verdim. Gezilere parti götürüyor. Buraya gelmek için de uçak paramı cebimden verdim. İçime sinmez başka türlü davranmak.

BAKAN BOZDAĞ'IN 'ŞAMPANYA' AÇIKLAMASI
Sayın Bakan'a kendisini destekleyenler tarafından da bu söylemin yanlış olduğu söylendi. Bu gözle bakamazsınız. Alkol alan insandan vergi alıyorsunuz, askere gönderiyorsunuz. Vatandaşı içki içiyor, içmiyor diye ayıramazsınız. Ben şuna bağlıyorum, anketler ortaya çıkınca bu tür söylemler çoğaldı. Konuşmalara baktığınızda hep gündem değiştirelim, pahalılık, ekonomi, işsizlik konuşulmasın. Bilerek o yöne çekiyorlar. En az onlar kadar Müslümanız, en az onlar kadar vatanseveriz.

'BÜTÜN AMACIMIZ ÇOCUKLARIN OKUMASI'
Biz Ankara'da iki konuda öne çıktık. Sosyal yardımlarla ilgili gerçekten Ankara'da aç ve açıkta bırakmayacak şekilde çalışıyoruz. Bunu yapmamızın nedeni ne? Babası yardım almış, oğlu yardım almış, onun da çocuğu almasın. Ne yapmamız lazım? Okutmamız lazım. Beslenmesine dikkat etmemiz lazım. Suyu tonu 1 liradan içiyorlar. Ankara Büyükşehir'de ortalama 1,8 dolardan su satılıyordu. Sosyal yardım alan birisi eski dönem olsaydı 10 ton karşılığı 250 lira ödeyecekti. Bütün amacımız çocukların okuması. 220 bin aileye her ay birer kilo et parası veriyoruz.

"AKŞENER İCRACI VE ETKİLİ OLMAMIZI İSTİYOR"
- Cumhurbaşkanlığı yardımcılığında Akşener, icracı ve etkili olmamızı istiyor. Anketlerde gençler, insnalar başka şeyler bekliyor diye. Yönetim tarzımız Türkiye'de beğenildi ki böyle bir ilgi oldu. 

"CUMHURBAŞKANI TARAFSIZ OLMALI"
- Ben cumhurbaşkanının tarafsız olması gerektiğine inanıyorum. Sistemi değiştiremesek de mazbatayı aldıktan sonra herkese eşit davranması gerektiğini düşünüyorum. Sayın Kılıçdaroğlu'nun bunu yapacağına inanıyorum.

"ÇOCUKLARIMA KÖTÜ SÖZ SÖYLETMEDİM"
- Ben daha çocuklarıma kötü söz söyletmedim. Bir Allah’ın kulu çocuklarıma, yakınlarıma ‘Senin baban bunu yaptı’ diyemez, dedirtmem. Yarın bu görevi bırakacağız sivil hayatın içine gireceğiz, aynı itibarın devamını makamı bıraktıktan sonra da istiyorum.

"1 AYLIK BEDAVA ÇALIŞIYORUM"
- Maaş almıyorum, 1 aylık bedava çalışıyorum. Dilekçe verdim Mali Hizmetler Müdürü’ne, bu ayın 15’inde maaş almadım. Biletimizi aldık, progama geldik sonra Ankara'ya tarifeli uçakla döneceğiz. Başka türlü davranmak içime sinmez. 

"EN AZ ONLAR KADAR MÜSLÜMANIZ EN AZ ONLAR KADAR VATANSEVERİZ"
- ("Seccade ya da şampanya" tartışması) Bu gözle bakamazsınız, vatandaşı içki içiyor, içmiyor diye ayıramazsın. Kimin neye inandığını bilen bir kişi var, o da Allah. Sizin bunu yargılama hakkınız yok, yargılarsanız şirk koşuyorsunuz. Sayın Genel Başkanımızla konuştuk, bu polemiklere girmeden insanlara vaatlerimizi anlatmaya devam edeceğiz ama diller çok yanlış, bizi incitiyor. En az onlar kadar Müslümanız en az onlar kadar vatanseveriz. 

"ÖYLE MAİLLER GELDİ Kİ KENDİMDEN UTANDIM"
- Ankara'da 2 konuda öne çıktık. Sosyal yardımlarla ilgili aç ve açıkta insan bırakmayacak şekilde çalışıyoruz. İhtiyaç sahibi öğrencilere kırtasiye parasına, kantin parasına kadar yardım yapıyoruz. Bütün amacımız çocukların okuması. 220 bin aileye aylık 1'er kilo et parası veriyoruz, bir o kadar aileye 3'er aylık doğalgaz parası ödedik. Öyle mailler geldi ki kendimden utandım, biz bunları niye daha önce göremedik, düşünemedik diye. Doğalgaz yardımını yaptığımız zaman ilk gelen mailde "sayın başkanım şimdiye kadar ben hayatımda bir seferlik 200 liralık doğalgaz alabilmiştim. Çocuklarımı ısıtamıyordum. İlk defa hayatımda 500 liralık gaz aldım ve çocuklarımı ısıtabildim" yazıyordu. Bunları görünce insanların ne halde olduğunu görüyorsunuz. Bizden sosyal destek isteyenlerin bilgilerine ulaşabiliyoruz. Birçok talebi reddediyoruz ama bazen öyle şeyler oluyor ki çok sayıda icralık borcu oluyor o zaman reddedemiyorsunuz. Bu bilgilere ulaşmak son derece kolay, buna kaynak var. Kırsal kalkınmada çok farklı çalışmalar yaptık. Nohut eken çiftçilere "yeter ki siz bunu ekin biz alacağız" dedik. Çiftçilere tohum dağıttık, fide ve sıvı gübre verdik. Mazot yardımı yaptık. Elde ettikleri üretime bakınca Ankara çiftçisinin cebine 4,5 milyar lira para girdi. Şimdi de çiftçilere güneş enerjisi vermeye çalışıyoruz. 

"ŞÜKRAN DUYUYORUZ BUNLARI İMAL EDENELRLE"
- Sanki İHA’lar, SİHA’lar hangarlara konacak, gemiler yok olacak. Biz şükran duyuyoruz bunları imal edenlere, bize düşen bunları daha ileriye götürmek ve bunların devam edeceği konusunda insanların tereddüt duymaması lazım. Elbette milli politikalar devam eder. Türkiye üzerindeki tehdit kalkıncaya kadar devam edecektir. Mülteciler geri gidecek, Esad’la görüşülecek bunların dönmesi sağlanacak. Kandil silah bırakmadığı sürece İHA'lar orayı bombalayacak. Elinde silah olduğu müddetçe, Türkiye'yi tehdit ettiği sürece sadece PKK değil dışarı da kim olursa olsun.

HDP'NİN KILIÇDAROĞLU'NU DESTEKLEME KARARI
- (Emek ve Özgürlük İttifakı'nın Kılıçdaroğlu'nu destekleme kararı) HDP'nin açıklamasını okudum, çok net şekilde 'tek adam sistemini istemiyoruz, parlamenter sisteme dönülsün' diyorlar. Doğrusu da budur. Biz 85 milyon insanın problemini çözmeye kararlıyız. Şuan ki başkanlık sisteminde meclis tümden yokoldu. HDP'de mecliste olup derdini anlatmak istiyordur, meşrudur bu şekilde düşünüyorsa. Demirtaş'ın 'PKK silah bırakmalı' açıklamasını gördüm. HDP bu şekilde meclise gelip meclisin güçlü olmasını isteyip PKK'ya 'silah bırakın, ne konuşulacaksa mecliste konuşulsun' diyecektir belki. 40 yıldır PKK bu ülkede silahla kan kusturdu, sonuç alamadı. HDP’ye oy veren seçmenin de artık ‘Yeter’ dediğini düşünüyorum. Varsa bir problem ki var, oturulur Meclis’te konuşulur. Meclis’ten çıkan iradeye herkes saygı duymak zorundadır. HDP'nin içinde PKK uzantısı yok mu? PKK ağzıyla konuşlar var, reddediyoruz. Hiçbir şekilde bizi bağlamaz.