Müslüman'a da Ferrari yakışır !

HABER3.com Özel Röportaj / Ebru Eğinlioğlu - Elektrikli Araçlar, Executive Cars, yani üst segment araçlar. Kadınların kullandığı jant kapaklarından, pembe Hummer’lara, otomobillerden, jeeplere kadar hızla artan ilgilerini, ithal arabaların çok yüksek olan vergilerini konuşacağız.

Kimle mi?

Bora Bayburtlu ile.

Bakalım Suba Galeri’nin sahibi Bora Bayburtlu kimmiş, bu güne kadar neler yapmış, kendi sözleri ile dinleyelim ve başarılı bu genç girişimciyi daha yakından tanıyalım….

1997 yılında aydınlatma ve enerji tasarrufu üzerine üretim yapmış bir şirketin yöneticisi ve sahibiyim, aile şirketimizdi. Yıllar boyu tedarik ve ürün yaptık Türkiye’ de ki zincir gruplara. 2006 larda hobi ile başladım bu işe o yıllarda kendi araçlarımı alıp satarken, bir arazi, bir spor araç derken bu işe girmeye başladım. Sonra aydınlatma işini çok sevmediğimi ama araba işinden çok keyif aldığımı hissettim ve sevdiğim işi yapmak istedim. 2008 de Maslak Oto Sanayii sitesinde bir kaportacı dükkanını, kendime galeri haline getirerek ilk otomotiv, galericilik işine başladım.

Kaç araba ile başladınız?

Oraya kazalı araçlarda geliyordu sonuçta, onlardan da o araçların nasıl tamir edildiğini, dolayısı ile 2. El araçları öğrendik. Bu işin asıl püf noktası oydu. Siz galeride 2.el alıp satarken, size kazalı aracı, kazasız diye satma olayı var. Onun için de bu konuda bilgi sahibi olmanız gerekiyor.

Nasıl öğreneceğiz, bu konu önemli, ben de 2 el araba satın alıyorum mesela?

Mutlaka ekspertiz yaptırmanız gerekiyor. Aynı kurallar biz araba satan galeriler için de geçerli, hem tüketici, hem de bizim için. Biz 2 el aracı satarken, ekspertiz raporu ile sunuyoruz. Bunun dışında her hangi bir şey çıktığında, kendimiz aracı geri alıyoruz.

Benim başıma geldi geçtiğimiz günlerde, 2. El kuvvetli ve iyi bir araç aldım bir galeriden, baktırmadım da, galeri büyük bir galeri olduğu için sözüne güvendim, ne kadar masraf çıkar çıksa diye ama bayağı orta seviye bir araç masrafı çıkarttı. Ne yapmak gerekir böyle durumlar için?

Arabanın mekaniği siz aldıktan sonra bozulabilir, mekanik hasarları tespit etmek zor çünkü kapalı bir kutu ama kaporta yani boya da olan değişikliklerin yazılı kağıdını almanız gerekir. Bunu size vermiyorsa, o aracı alırken durup bir düşünmek gerekir. Biz alttan başladığımız için, tüketicinin nerede gol yiyeceğini çok iyi biliyoruz, aracı satarken de bu konulara dikkat ediyoruz. Eğer ekspertiz raporlarımız bizim dediğimiz gibi çıkmazsa, müşteriye araç kaporasını iade ediyoruz, aracı da geri alıyoruz.

Üst segment araçlar, toplamda piyasada satılan araçların % 9 unu kapsıyor. İnsanlar ekonomik koşullardan şikayet ediyor. Sizin piyasada olumsuz ekonomik şartlardan etkileniyor mu?

Bizim sektörde şöyle bir şey  var. Üst segmentte yeni bir kasa çıktığı zaman, hiç fark etmiyor. Ekonomik iniş çıkışlar, bizim müşterimizi etkilemiyor. Hatta 300.000 euro luk araçlarda piyasada sıra var. Öyle söyleyeyim size. Nisan ayına sıra veriyorlar, ekmek fırını kuyruğu gibi sıra var diyebilirim.

O zaman sizi etkilemiyor.

Bizi etkileyen şartlar, kurlar ve devletin ithal araçlara koyduğu yüksek oranlı vergiler.

Vergiler çok yüksek değil mi?

2.el de Amerika ve Avrupa ile Türkiye’ de çok büyük uçurum var.  Sıfır araç da ise % 130 fark var. Mal bedelinin % 130 Ötv zaten artı 18 Kdv var. Bir de o KDV’ nin de % 130 u Ötv . Yani ne oluyor bir araba Almanya’ da 100.000 euro olan araç burada 250.000 euro ya geliyor. Senelik vergiler orada 1000 euro, burada 5000 euro ya geliyor.

Bu tamamen bizim vergi sistemimizle ilgili bir şey, yani bize özgü.

Evet 99 depreminden depremzedelere yardım olsun diye devletimizin koyduğu bir vergilendirme sistemi ama hala devam ediyor.

Buradan da bu konuya dikkat çekmiş olalım, belki devletin vergilendirme birimi ile ilgili görevlilerde belki bu röportajı okurlar da, öyle dileyelim, daha adaletli ve vatandaşın cebini kollayan bir vergilendirme sistemi yapılandırılır.

Tabii ki daha iyi olur, para akışı hızlanır, cirolar artar, ticaret hacmi fazlalaşır.

Bizim gibi başka ülkeler var mı, bu denli yüksek vergilendirmesi olan?

Yok yok sadece bize mahsus…ÖTV, Yıllık Bandroller ve Kasko ücretleri dünyanın hiçbir yerinde yok. Benim Londra’ da ve Amerika’ da da şirketlerim var. Amerikada’ da otomotiv işi ile ilgileniyoruz. Londra’ da gıda işimiz var. Ama piyasayı takip ediyoruz. Kesinlikle böyle bir vergilendirme yok yurt dışı piyasalarında. Biz de sıfır arabayı alıp sattığınızda, zarar edersiniz mesela.

Merak ettiğim bir konu daha var. Zaman zaman basında okuyoruz; ünlüler yurt dışından gelen araçlarda sorun yaşıyorlar, hatta devlet altlarından alıyor araçları, bu sorun neden çıkıyor?

Onlar, adı büyük ama vizyonları o kadar büyük olmayan kuruluşların Almanya’ dan diyelim 2. El araçları buraya motorlarını sıfırlayıp, sıfır diye satmalarından oluyor. Almanya’ da 2000-3000 km de çok temiz araçlar oluyor. Orada da 2. El araçların fiyatı düşüyor, onun kilometresini oynayarak düşürüp, buraya sıfır diye satıyorlar. Bu da tespit edilince araçları toplatıyorlar. Birkaç sanatçımızın, arkadaşımızın da geçtiğimiz zamanlarda başına geldi. Bunların sebebi bu. Bir de yeni bir furya olmuştu. Almanya’ da aracı kiralıyorlar, burada ise satıyorlar. Rent a Car arabayı satıyorlardı. Bu da tespit edildi ve araçlar toplandı. Biz daha çok 2. El araç satıyoruz. Sıfır alanları da her zaman uyarıyoruz, motor ve şase numaralarını kesinlikle kontrol ettirin diye uyarıyoruz.

Nereden tespit ettireceğiz böyle yurt dışından gelen araçları?

Bayiisine gidip motor şase numarasını sorgulatmanız lazım.

Yeni bir haber okudum, jant kapaklarını da artık hanımlar tasarlıyormuş, patili, kurukafalı desenler çıkmış, hanımların ilgisi artıyor değil mi araçlara?

Çok fazla gerçekten, arabalar pembe yapılıyor, bir müşterimiz ve dostumuz Hummer’ ını pembe yaptı mesela, çok dikkat çekiyor diye şimdi değiştirmek istiyor. Hanımlar kendilerine özel araba yaptırıyor, döşemelerine kadar pembe isteyenler var her şeyini. Hanımlar mesela eşlerine araba aldırıyor diyelim, eşi biraz daha ucuza bakıyor, hanım olmaz bu kapalı cam tavanlı olsun diyor. Eskiden 4 tekerleği olsun, küçük olsun yeterdi. Biz anneme falan araba alırken, mütevazı arabalar bakardık, şimdi hanımlar çok bilinçli, seçimlerinde de seçici oldular. Bu hoşumuza gidiyor. Bazen beyefendi arıyor otomobil alacak, onun yerine konuya hakim diye hanımı konuşuyor. Bunları da görüyoruz…

Hanım sürücüler arttı, ben onları dip sarhoşluğu yaşıyor diye niteliyorum bazen, yolun ortasından dalgın dalgın gidiyorlar, şoförlükleri nasıl hanımların sizce?

Artık daha seriler, sizin gibi böyle üst segment araç sürücüleri daha hızlı ve dikkatli kullanıyorlar araçları, park etmeleri çok iyi, test sürüşlerinde araçları zorlayan hanımlar var.

Erkeklerden daha iyi kullanıyorlar diyebiliriz o zaman?

Yok duruma göre diyebiliriz.

Peki…

Elektirikli araçlar geliyor, trend dünya da hibrid, elektrikli araçlara kayıyor, üst segmente de geliyor mu elektirikli araçlar?

Geliyor ama henüz üst segment içintam olarak yapılabilmiş değil, test aşamasında, çünkü hem yüksek hızlara çıkış, hem elektiriği adapte etmek çok kolay değil ama elektrikli araçlar için istasyonlar geliyor, biz de bu işin içinde olacağız. Biraz erken ama benzin fiyatlarında artış, lpg li araçların avm lere alınmaması, çevre kirliliği gibi konular, alternatif enerjileri hayatımıza sokuyor. İleride mutlaka olacaktır. Kaldı ki insanlar bir cihaz ile, araçlarını evlerinde de şarj etme imkanı bulacaklar. Ben de bu bölge yani Etiler ve Ulus’ ta böyle bir istasyon kurmak istiyorum.

Benzinli aracın yerini alacak mı?

Performansını asla alamaz ama benzinlinin yerine aday. İkisinin de müşterisi ayrı aslında. Büyük şirketlerin çalışanları, daha ekonomisini hesap eden büyük kalabalıklar bu araç tipini tercih edecektir.

Ünlüler demiştik, bir resminizi gördüm Kıvanç Tatlıtuğ ile müşteriniz mi?

Evet.  Bir V.İ.P  minibüs aldı bizde, içinde kahve makinasından, play station a , uydulu televizyondan, yataklı koltuklara kadar pek çok özelliği olan bir minibüs aldı.

Siz özel mi dizayn ettiriyorsunuz?

Evet kendi şahsi talepleri doğrultusunda biz yaptırıyoruz. Minimum 35.000 euro dan başlıyor, yukarıya doğru çıkıyor dizayn ücretleri…

Peki ünlülerin kaprisleri ya da özel istekleri araçlar için de oluyor mu?

Genellikle kaprisleri olmuyor mesela Kıvanç Bey’ in hiç olmadı ama bazı ünlülerimiz var, çok kaprisli oluyor, evine aracı istiyor, ya da küçük bir çizik var diyelim boyasında bunu sorun edip büyütebiliyorlar. Bunun gibi ufak tefek şeyler aslında.

Sıkı pazarlıkçılar var mı?

Var var ama pazarlık sünnettir zaten, Peygamber efendimizin sünnetidir…

Sünnet deyince, resimlerinizde Hacı olduğunuzu da gördüm. Nasıl oldu bu olay, bu genç yaşta, hep denir ya, orta yaştan sonra daha çok insanlar Hacca gider bizim adetlerimizde?

Evet şöyle; Müslümanlığın şartlarında ekonomik durumunuz belli bir noktaya gelince şart koymuşlar, bir yaş sınırı yok aslında. Ama; bir Umre ziyaretimde Medine’ de Hacca gideceğimi gördüm ve bir kurra olduğunu öğrendim, 1 yıl önceden yazılıyorsunuz falan öyle hemen de gidilmiyor. Sonra sırası gelen yurt dışından birisi, sırası geldiği halde, hem ekonomik, hem de sağlık sebebi ile gidememiş bana verdi sırasını helalleştik gittik.

Ailede var mı böyle dindar insanlar?

Halam, babaannem hacı.

Siz şu an mevcut iktidardan mı etkilenip gittiniz Hacca?

Yok benim siyasetle falan alakam olamaz. Ben tamamen Allah’ a inancımdan dolayı gittim, yoksa maddi, siyasi vs bir çıkar ya da beklentim olamaz tamamen şahsi bir şey.

Son olarak yeni projeler de neler var, hedefler neler?

Biraz daha alanımızı genişletmek istiyorum. 2014 de showroom u genişletmek ve Amerika’ da ki benzin istasyonlarını arttırmak istiyoruz. Franchise üzerine artacak bir gıda kuruluşunu açıyoruz döner üzerine 1 haftaya kadar açıyoruz. Balıkesir yöresinde kendi yetiştirdiğimiz hayvanlarımızın etlerini hazırlayıp, özel bir döner işi yapacak ve bayilik vereceğiz. Kendi fındık firmamızı kuruyoruz, araç alanlara fındık hediyesi de olacak herhalde….

Güzel sözler paylaşmayı seviyorsunuz, güzel bir sözle noktalayalım röportajı desem?

Sosyal medyada paylaştığım sözler oluyor, onlardan söyleyeyim.

Nerden takip edecekler sizi sosyal medyada?

İnstagram, Facebook ve Twitter da Bora Bayburtlu diye takip edebilirler. Genelde Mevlana ve Şems’ ten ve Hoca Efendi’ den güzel sözler paylaşmaya çalışıyorum. Onların Allah yolunda samimiyetle yürüyen insanlar olduğuna inanıyorum. Mesela o sözlerden birini paylaşayım okurlarla; ‘’Kolay değildir Mum olmak, Işık Saçmak İçin Önce Yanmak Gerekir’’….



Başarmak kolay değil, insanlara bir şeyler verebilmek için, önce kendimizin pişmesi gerekiyor. 1997 den beri çalışıyorum ve bu sözden ben bu anlamı çıkartıyorum. Yanlışımız olursa, büyüklerimiz affetsin. Son olarak şunu da eklemek istiyorum; Müslümanlar için lüksün zarar olduğu söylenir bazı kimselerce. Ben bu düşünceyi doğru bulmuyorum. Allah bazen de yarattığı güzel nimetleri kullarında görmek ister. Çalışıyorsa, helal kazanç elde ediyorsa, Müslümana da Ferrari yakışır diyorum….

Peki teşekkür ediyorum Haber3.com adına…