2016 Yılı Bütçesi Tbmm Genel Kurulu'nda

TBMM (AA) - HDP Bitlis Milletvekili Mizgin Irgat, İmralı'da Abdullah Öcalan'a uygulandığı iddia ettiği tecrit sisteminin devam ettiğini ileri sürerek, "Öcalan yaşıyor mu? Yaşıyorsa, bizler neden İmralı'ya gidemiyoruz? 'Koster bozuk deniliyor'. Koster bozuksa gemi getireceksiniz, gemi bozuksa helikopter getireceksiniz, ailesi ve avukatlarıyla görüşmesine izin vereceksiniz" dedi.

TBMM Genel Kurulu'nda görüşülen Aile ve Sosyal Politikalar, Kalkınma ile Adalet bakanlıklarının 2016 yılı bütçeleri üzerinde HDP'li milletvekilleri söz aldı.

HDP İstanbul Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, terörün 1990'lı hatta 1980'li yıllardan beri olduğunu ifade ederek, "Bir davada 6 ay önce 200 yıl ceza isteyen savcı, bugün beraat istedi ve mahkeme de beraat kararı verdi. Neden? Ergenekon, savaş küllerinden yeniden uyandırıldı çünkü" dedi.

Kadın Bakanlığının kurulması önerisinde bulunan Kerestecioğlu, dünyanın yarısını oluşturan kadınların ayrımcılığa uğradığını savundu. Kerestecioğlu, "AK Parti iktidarının yıllardan beri uyguladığı politikalara göre, bu ülkenin yarısını oluşturan kadınlar yoktur, aile vardır" diye konuştu.

HDP'li Kerestecioğlu'nun, "İnsanlar saygıyı hak ettileri ölçüde saygı görürler. Kendisi her cenahtan insana hakaretler edip, sonra da kendisi hakaretler davası açan birisi hakkında konuşmaya değer olmadığını düşündüğüm için konuşmak istemiyorum" sözlerine, AK Parti'li milletvekilleri tepki gösterdi. AK Parti İstanbul Milletvekili Ravza Kavakcı Kan, "Hiç yakışmadı bu sözler" dedi.

Bunun üzerine Kerestecioğlu, "Yakıştı. Hak edene hak ettiği değeri vermek gerekir. Bizler buraya biat etmek için seçilmedik, hizmet etmek için seçildik" sözlerini sarf etti.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bütçesinin neredeyse tamamını sosyal yardımların oluşturduğunu iddia eden Kerestecioğlu, bakanlığın sosyal yardımlar bütçesinin yüzde 50 oranında arttığını, bunun da hükümetin sosyal yardımlar politikasıyla orantılı olduğunu vurguladı.

HDP'li Kerestecioğlu, "İnsanlara, normal çalışmalarının sonucu elde etmesi gereken maaşları vermek yerine, bunları kısarak sosyal yardımlar veriyorsunuz, vatandaşı sosyal yardımlara muhtaç hale getiriyorsunuz" ifadesini kullandı.

- "Düz ovadaki sulama kanalları mı yapılamadı?"

HDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, Karadedeniz'de 1 milyar lira yatırımla, gerekli olup olmadığı tartışılan 14,7 kilometrekarelik Ovit Tüneli yapılırken, 3 yıldır Diyarbakır-Bingöl karayolu arasındaki tünelin yapılmadığını söyledi.

Eski Cumhurbaşkanlarından Süleyman Demirel'in, "GAP'ı gaptırmam" dediği GAP'ı çocukluğundan beri duyduğu bir proje olduğunu belirten Tan, şöyle konuştu:

"Yıllardır 'GAP biterse Güneydoğu'nun makus talihi yenilenecek' deniliyor. 18 milyon dekar alan sulanacak ve 3,8 milyon kişiye iş alanı sağlanacak. Bu devletin raporlarında yazıyor. Bu, aileleriyle birlikte 20 milyon kişiye iş imkanı demek. Barajların yüzde 80'e yakın kısmı bitmişti, su tutulmuştu ama sulama kanalarının ancak yüzde 14'ü bitirilebilmişti. Hükümet, 'bunları biz tamamlayacağız' dedi ancak sadece yüzde 24'ü bitirilebildi. Geçmişte, '2014'te bitecek' denilmişti ancak hala bitmedi. Güvenlik nedeniyle bitirilemedi deniliyor. Dağdaki baraj yapıldı da düz ovadaki sulama kanalları mı yapılamadı?

Bu proje kasıtlı olarak derin güçler tarafından engelleniyor. 'Devletin parası yok' deniliyor. Peki yoksa 3. köprüye, körfez geçişi köprüsüne, 3. havaalanı için para nereden bulundu? '12 milyar gerekiyor' deniliyor. Peki bu para yok mu Türkiye'de? Suriye'den gelen mültecilere 10 milyar dolar para harcandı. Devletin parası yoksa, çıkın söyleyin, biz size nereden bulacağınızı söyleyelim."

HDP Van Milletvekili Bedia Özgökçe Ertan, cezaevlerinde şu anda 179 bin 44 kişinin kaldığını söyledi.

Yargı sisteminde cezasızlık sorunu olduğunu iddia eden Ertan, "Tahir Elçi'nin öldürülmesine ilişkin soruşturmadan henüz sonuç alınamadı. Demek ki katiller korunuyor. Bu soruşturmanın da sonuçsuz kalacağını söylemek yanlış olmaz" dedi.

Ertan, HDP bürolarına yapılan çok sayıdaki saldırılar konusundaki soruşturmaların da sonuçlanmadığını savunarak, gazetecilere verilen hapis cezalarında rekor artış olduğunu ileri sürdü. Ertan, "Hükümet her ne kadar gazetecilik faaliyeti nedeniyle tutuklanmadıklarını söylese de Can Dündar ve Erdem Gül olayı ortada. Neyse ki Anayasa Mahkemesi kararıyla yanlışdan dönüldü. Ancak hala basın özgürlüğü konusunda sıkıntılar var" ifadelerini kullandı.

- "İmralı cezaevinin kapatılması gerekiyor"

HDP Bitlis Milletvekili Irgat ise ülkede darbelerin geride kalmadığını, AK Parti iktidarında da devam ettiğini öne sürerek, 7 Haziran'dan sonra partisine yönelik şiddet politikalarının hız kesmeden devam ettiğini iddia etti.

İmralı'da Abdullah Öcalan'a uygulandığı iddia ettiği tecrit sisteminin devam ettiğini ileri süren Irgat, şu görüşleri dile getirdi:

"27 Temmuz 2011'den itibaren hiç bir avukatı ve ailesi Öcalan'la görüşemedi. Öcalan yaşıyor mu? Yaşıyorsa, bizler neden İmralı'ya gidemiyoruz? 'Koster bozuk deniliyor'. Koster bozuksa gemi getireceksiniz, gemi bozuksa helikopter getireceksiniz, ailesi ve avukatlarıyla görüşmesine izin vereceksiniz. İmralı sıradan bir cezaevi değil. Orası Öcalan'ın 11 yıl boyunca tek başına tutulduğu, ada hapishanesine dönüşmüş bir yer. Sonradan 5 kişi gönderilerek tecrit kaldırılmak istendi ancak onlara da tecrit uygulandı.

İmralı'da yaşanan hukuk başka, bizim kitaplarda okuduğumuz hukuk başka. İmralı cezaevinin acilen kapatılması gerekiyor. Çünkü oradaki tecrit, Türkiye'nin imzaladığı uluslararası sözleşmelere aykırı. Öcalan, Kürt sorununun çözümü noktasında çok önemli bir aktördür. Sorunun barışcı temelde çözülmesi için tarafların devreye girmesi gerekiyor."