Prof. Dr. Naci Görür'den Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı eleştirdi

TV 100’de Candaş Tolga Işık’ın programına konuk olan yerbilimci, yerel yönetimleri, AK Parti iktidarını ve Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirdi.

Görür, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘imar affı’yla övünmesine dokundurdu. Bir belediye başkanının yönetmeliğe uymadığını kendisine itiraf ettiğini anlatan Görür, ‘Türklerin çürük tarihin çöplüğüne atılmaması için’ 6 Şubat depreminin milat kabul edilmesi gerektiğini söyledi.

Deprem merkezlerini incelediğini ve burada ayakta kalan bina sayısının, yıkılan bina sayısından çok daha fazla olduğunu kaydeden Görür, deprem şiddetli olsa dahi bina sağlamsa korkmayacağını belirtti. İsmini vermediği bir belediye başkanıyla görüşmesini de aktaran Görür, şunları anlattı:

Bir belediye başkanına ‘Bu işleri kontrol etmek lazım, sıkı denetlemek lazım’ dediğim zaman bana dedi ki, ‘Ya hocam ne diyorsun ya, ben burada yönetmelikleri, kanunları sıkı sıkı uygulasam halk beni ne bir daha seçer ne de bana selam verir. Her gelen, canım ciğerim, çok seviyorum ama… Yönetmelik dışı bir şey yapmak isteyen ya bana geliyor ya da bir arkadaş, tanıdık bulup adam gönderiyor.’ Bizim halkımızın da bilinçlenmesi, bilgilendirilmesi lazım.

Bakın geçen gün cumhurbaşkanı, “Biz imar affı yaparak Kahramanmaraş’ta 100 bin binanın sorununu çözdük” dedi. Aslında bu sorun çözmek değil ki, insanlara daha tehlikeli bir durumu kabullendirmek, yasalaştırmaktır. Hükümetin de bizim de doğruyu yapmamız, bilgi toplumuna yakışır tavır ve davranışların içinde olmamız gerekiyor.

Bütün medya ve kuruluşlar “17 Ağustos(1999 depremi) bir milattır” demedi mi. “Bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” demedi mi… Peki bu nasıl milattır ki 6 Şubat 2023 aynı olay tekrarlanıyor? Şimdiki görüntülerle 1999’daki görüntüleri yan yana koy hangi tarih bilemezsin. Tarih tekerrür etti, milat falan yok. 

Eğer biz Türkler ileriki asırlara bağımsız olarak gideceksek, yani çürük tarihin çöplüğüne atılmayacaksak (bu deprem) milat olmalı, devlet, millet birleşip bu sorunlardan kurtulmalıyız. Bilim toplumuna dönüşmeliyiz, bilimin ışığı altında yaşamımıza devam etmeliyiz. Başka yolu yok.