'Asırlık çınarlar' Atatürk'ü anlattı

'Asırlık çınarlar' Atatürk'ü anlattı

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü dünya gözüyle görme şansı yakalayan 100 yaşındaki Meziyet Onur ve 95 yaşındaki Şaban Yaylalı, yıllardır hafızalarında kalan anıları anlattı.

İzmir'in Karantina semtinde yaşayan Meziyet Onur, henüz 8 yaşında Atatürk'ü görme şansını yakalamış yaşayan nadir isimlerden biri.

Balkan Savaşları'nın ardından Türkiye'ye göç ederek ailesiyle İzmir'e yerleşen subay Şerafettin Bey'in 4 çocuğundan biri olan Meziyet Onur, o yıllarda çocukların Atatürk'ün kahramanlıklarını dinleyerek büyüdüklerini aktardı.

Kendilerinin Balkan göçmeni olması ve mavi renkli gözleri nedeniyle okuldaki öğrencilerin çoğunun "Mustafa Kemal'in akrabası mısınız" diye sorduğunu anlatan Onur, Hakimiyet-i Milliye İlköğretim Okulunda 2'nci sınıfa giderken Atatürk'ün okullarına geldiğini söyledi.

"15 gün saçlarımı yıkamadım"

Üzerinden 92 yıl geçmiş olsa da o günü, hatta dakikaları hafızasında canlı tutan Meziyet Onur, hatıralarını şöyle aktardı:

"Önderimiz okulumuza geldi, sonra bizim sınıfımıza girdi. Yer vermek istedim 'hayır' dedi, bizimle konuşurken saçlarımı okşadı. Ziyaretin ardından arkadaşlarım saçlarımı ellemek istedi, izin vermedim. Atatürk dokunduğu için 15 gün boyunca saçlarımı yıkamadım."

10 Kasım 1938'de Atatürk'ün vefatını duyduğu gün çok üzüldüğünü gözleri dolarak anlatan Onur, "Babaannem o kadar üzülmüştü ki Atatürk'ü kendi evladı yerine koyuyordu adeta." diye konuştu.

"Atatürk'ün emriyle bize yeniden ev yapıldı"

İzmir'de yaşayan 95 yaşındaki Şaban Yaylalı ise Atatürk'ü ilk kez 1926 yılında henüz 4 yaşındayken, Sivas'taki köylerine gelmesiyle gördüğünü belirtti.

Yaylalı, Erzurum'a giderken köylerine uğrayan Atatürk'ün burada köylülerle sohbet ettiğini dile getirdi.

O dönem köylerinde yaşam şartlarının iyi olmadığını ve köylülerin talepleriyle ilgili yazılarını Büyük Önder'e ilettiklerini dile getiren Şaban Yaylalı, "Babamların da verdiği bir dilekçe var. O dilekçenin karşılığı olarak Atatürk'ün emriyle bize yeniden ev yapıldı." dedi.

Gençlik yıllarında Atatürk'e hayranlığının daha da arttığını ve onu tekrar görmek istediğini, göremediği için büyük üzüntü duyduğunu kaydeden Yaylalı, 16 yaşına geldiğinde Atatürk'ün vefat ettiğini ve bunun kendisini derinden etkilediğini ifade etti.

O dönemde İstanbul'da ziraat mektebinde öğrenci olduğunu kaydeden Şaban Yaylalı, şöyle devam etti:

"Atatürk'ün öldüğünü öğrendik. Öğleden sonraki derslere girmedik. Okul müdürümüz o zaman bizi teselli etmeye çalıştı. Hepimiz çok üzgündük, adım atacak takati kendimizde bulamadık. O kadar üzülmüştük."

AA