Kosovada organ ve doku nakli yapmakla suçlanan doktor, iddiaları reddetti

Kosova'da görev yaptığı hastanede izinsiz organ ve doku nakli yaptığı iddiasıyla tutuksuz olarak yargılanan Doktor Yusuf Erçin Sönmez, ifadesinde hakkındaki suçlamaları reddetti. Organ nakli yapılmasına izin verildiği belirtilen ve Kosova Sağlık Bakanlığı antetli belgenin sahte olduğunu bilmediğini belirten Sönmez, izin tarihinden sonra 6 içinde sadece bir hastaya organ nakli yapıldığını iddia etti.

İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen, Kosova'da izinsiz organ ve doku nakli yapılmasına ilişkin davanın duruşmasında tutuksuz yargılanan sanıklardan Yusuf Erçin Sönmez ile Tahsin Kubilay Özusta hazır bulundu. Duruşmaya ilk kez katılan Sönmez, Türkiye'de görev yaparken teklif üzerine Kosova'da bir hastanede ülke yasalarının izin verdiği ölçüde doktor olarak görev yaptığını söyledi. Oturum izninin alındığını, vergisinin ödendiğini belirten Sönmez, şartların da gayet iyi ve rahat olduğunu anlattı.

Üroloji Bölümü Başkanı Prof.Dr.Lütfi Derviş'in, organ nakli yapıp yapamayacaklarını sorduğunu ifade eden sanık Sönmez, "Kosova Sağlık Bakanlığından izin alındıktan sonra neden olmasın dedim." ifadesini kullandı. Sanık Sönmez, her hastanenin olmazsa olmazı olan, gelen, giden, çıkan, tedavisi yapılan, müracaatta bulunan hastaların kayıtlarının tutulduğu bir protokol defteri olduğunu söyledi. Kendilerine yapılan alıcı ve verici başvurularının bu defterde yazılı olduğunu belirten Sönmez, kendi hastanelerinde bulunan defterin soruşturma aşamasında polis tarafından alındığını ve ortadan kaybolduğunu iddia etti. Dava dosyasına delil olarak konulan bazı makbuzlarda hastaların alıcı olarak göründüğünü ve vericinin belli olmadığını, bazılarında ise verici isminin bulunduğunu ancak alıcı isminin bulunmadığını belirten Sönmez, dava açılmasına dayanak gösterilen bu makbuzların delil sayılamayacağını ileri sürdü.

Nedenini anlamadığı bir şekilde hakkında kara propaganda yapıldığını iddia eden Sönmez, bu durumun Sırbistan tarafından bulunmaz nimet olduğunu ve Sırp propagandası haline getirildiğini söyledi.

Alınan izinin ardından 6 ay boyunca organ naklinde görevlendirilecek hastane personelinin bilgilendirilmesi ve eğitilmesi için çalıştıklarını ifade eden Sönmez, daha sonra da sadece Yılmaz Altun isimli bir hastaya organ nakli yapıldığını öne sürdü. Sönmez, hakkında yapılan suçlamaları reddettiğini söyledi.

Sanık Sönmez, savunmasının ardından Cumhuriyet Savcısı İsmail Güler'in sorularını cevapladı. Organ nakli yapılmasına ilişkin Bakanlık izninin sahte olduğundan haberi olmadığını savunan Sönmez, "Kosova Sağlık Bakanlığı antetli bir kağıttı. Müsteşarlık inmazı ve kaşesi vardı. Arnavutça'dan İngilizce'ye, Türkiye'de de İngilizce'den Türkçe'ye çevirttim. Avukatım da bir sorun olmadığını söyledi." ifadesini kullandı.

Dava dosyasında bir böbreğinin alınarak başka bir hastaya naklinin yapıldığı iddia edilen Faruk Eren ise Kosova'da sanık Sönmez'in çalıştığı hastaneye diyaliz makinası kurduğunu, zaman zaman da periyodik olarak kontrolünü yaptığını söyledi. Gidiş gelişi sırasında Sönmez ile karşılaştıklarını, organ nakli yapıldığını görmediğini belirten Eren, bu konuda herhangi bir duyumunun da olmadığını dile getirdi. Eren, sanık Sönmez'in çalıştığı hastanede kendisine yönelik herhangi bir muayene ya da cerrahi müdahale yapılmadığını açıkladı. Tanık Eren, kendisinin bir böbreğinin alındığı konusunda da savcılık tarafından Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edildiğini, yapılan muayenesinde böbreklerinin alınmadığının anlaşıldığını söyledi.

Duruşma sonunda ifadesi alınamayan tanık Esmer Kaya, müştekiler Yılmaz Altun, Aysun Gülsoy ve Yalçın Çağlayan'ın ifadelerinin alınması için adreslerinin tespit edilmesine karar verildi. Sanıklar Tahsin Kubilay Özusta ve Yusuf Erçin Sönmez'in savunmalarını yapmış olmaları nedeniyle, bundan sonraki duruşmalardan izinli sayılmalarına karar verilen duruşma, 26 Eylül 2012 tarihine ertelendi. CİHAN