Vicdanlar isyanda !

Vicdanlar isyanda !

Türkiye türkiye olalı, böyle rezalet görmedi..

İstanbul Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemeleri 102. maddeden 36 kişiyi tahliye etti. O 36 kişi içinde kimler yok ki..

Ecevit iktidarını bitiren olaylardan biri de tarihe Rahşan Affı olarak geçen af yasasıydı.. Peki şimdi yaşanan af, kimin üstüne kalacak.. Son affın adı henüz konmadı. Halk bu affı AK Parti affı mı, Sadullah Ergin affı mı, yoksa Yargıtay affı olarak mı adlandıracak bunu zaman gösterecek..

Ama hiç unutulmayacağı kesin.. Çünkü aftan yararlananıp serbest kalanların cezaevine girmelerine neden olan olayları duyanların ağzı açık kalıyor..

İşte onlardan bir kaçı:

1-) POLİS KATİLİ PKK’LILAR

PKK adına 1997’de Ümraniye’de polis otomobilinin taranarak 1 polisin şehit olmasına 2’sinin de yaralanmasına ilişkin davada yargılanan Şahabettin Yeşilmen, Mehmet Çelik ve Gülseren Özdemir tahliye edildi.

2-) MÜEBBETLİK TERÖRİSTLER

Aynı mahkemede görülen PKK davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle 14 yıldır yargılanan İbrahim Kanat da tahliye oldu. Salı günü tahliye olan Sedat Şahin ile Emrah Topal ile Mehmet Ak da 5 yıllık tutukluluk süresi dolduğu gerekçesi ile serbest bırakıldı.

3-) DHKP/C’LİLER

DHKP/C davasında müebbet hapis istemiyle 13 yıl 7 aydır tutuklu yargılanan Ezgin Engin de tahliye edildi.

4-) UYUŞTURUCU TACİRLERİ

Uyuşturucu ticareti yaptıkları gerekçesi ile yargılanan Ercan Doğru, Vezir Karakoç, Hasan Doğan, Cindi Akınay, Nedyalko Petrov Vasilev de tahliye oldu.

5-) DÜĞÜN MAGANDASI

Malatyaspor’un eski futbolcularından Hasan Kartal’ın Galatasaray Üniversitesi son sınıf öğrencisi kızı Begüm Kartal’ın, 2005 yılında, Malatya’da katıldığı bir düğünde rastgele açılan ateş sonucu ölümüyle ilgili 16 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılan Osman Ulu tahliye edildi.

1.20110106121107.jpg6-) O HEP ÖLDÜRÜYOR, DEVLET BIRAKIYOR...

90'da öldürdü.. 'Özal Affı'yla çıktı.. 97'deki cinayeti 'Rahşan Affı'na uğradı.. 2004'te katliam yaptı, dün tahliye oldu.. O hep öldürüyor, devlet ise hep bırakıyor...

102. madde tahliyeleriyle ilgili çarpıcı bir haber Radikal'den geldi. Gazete, "Çekirge kaç kez sıçrar?: O hep öldürüyor, devlet bırakıyor" başlıklı haberde çıkarılan afları ve son 102 tahliyelerini eleştirdi. İşte o haber:

CMK 102 madde nedeniyle tahliye edilen cinayet sanığı Ali Tamkoşar daha önce iki kez cinayetten hapse girmişti. 93 yılında ‘Özal Affı’yla, 2000 yılında ise ‘Rahşan Affı’yla cezaevinden çıkmıştı. Özetle Ali Tamkoşar üç kez öldürdü, devlet onu üçünde de kısa cezaevi sürecinin ardından serbest bıraktı.

Birinci cinayeti

Emniyetteki kaydında onlarca gasp, dolandırıcılık, yankesicilik, adam yaralama’ gibi suçlardan kaydı bulunan Ali Tamkoşar ilk cinayeti 23 Ocak 1990’da işledi. Bu dava 1991’de ‘adam öldürmek’ ten 10 yıl hapis cezasıyla sonuçlandı. Aynı yıl kamuoyunda ‘Özal affı’ olarak bilinen 3713 sayılı kanun çıkarıldı. Kanun, adli suçların infazında indirim getiriyordu. Tamkoşar’ın cezaevinde kalacağı süre aldığı cezanın beşte biri yani 4 yıldı. Tamkoşar, 1993’te tahliye oldu.

İkinci cinayet

Tarihler 17 Temmuz 1997’yi gösterdiğinde Tamkoşar’ın adı adli kayıtlara yine bir cinayet vakasıyla geçti. Bu olayla ilgili de 16 Haziran 1998’de 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Bu cezasını çekerken, 2000 yılında binlerce tutuklu ve hükümlüyü sevindiren ve kamuoyunda ‘Rahşan affı’ olarak bilinen 4616 sayılı kanun çıktı. Bu kanunda aldığı cezadan on yıl indirim öngörüyordu. Bu indirim yapıldı ve Tamkoşar yaklaşık üç yıl tutuklu kaldıktan sonra salıverildi.

27 Kasım 2004’te Ali Tamkoşar elinde silahla yine sahnedeydi. Savcılığın iddianamesine göre Yaşar Tamkoşar, Hacıhüsrev’de aynı mahallede yaşadıkları Perihan Özdoğanlar’ın kızı Hasret Özdoğanlar’ı kaçırdı ve iki aile arasında kavga başladı.

Üçüncü de katliam

27 Kasım 2004’te Tamkoşar ailesinden Ali Tamkoşar ve iki oğlu Yaşar ile Sadettin Tamkoşar, Özdoğanlar ailesine pusu kurdu ve içinde bulundukları araca kurşun yağdırdı. Olayda Nazmi Özdoğanlar, Perihan Özdoğanlar, Uğur Özdoğanlar ve Barış Özdoğanlar öldü. Yargılama Beyoğlu 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. Mahkeme heyeti Mart 2008’de ‘birden fazla kişiyi ağır haksız tahrik altında kasten öldürmek’, suçlarından baba Tamkoşar’a 24 yıl üç ay, iki oğluna ise 20 yıl 10’ar ay hapis cezası verdi. Ancak karar usul hatası nedeniyle Yargıtay’da bozuldu. Dosya yeniden Beyoğlu 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne döndü. Ve yargılama tamamlanamadığı ve tutukluluk süresi yedi yılı bulduğu için CMK 102. madde gereği baba Ali ve oğlulları iki gün önce tahliye edildi.

Sürekli afların çıktığı Türkiye’de üç ayrı cinayet sanığı olan Tamkoşar 12 yıl hapiste yattı. Her çıktığında yeni cinayetlerle geri döndü. Şimdi toplum kaygılı olmakta çok haklı.

2.20110106121155.jpg7-) KATİL YENİDEN ARAMIZDA

Gaspla girdiği cezaevinden 2 kez afla çıktıktan sonra iddia üzerine 5 kişiyi öldüren, bir kadına tecavüz eden seri katil Durmuş Anuçin’e de CMK 102’nci Madde piyangosu vurdu. Hakkında 5 idam cezasıyla açılan davada 9 yıldır karar çıkmadığı için Durmuş Anuçin serbest kalıyor.

Gazete Habertürk’ten Bülent Ceyhan’ın haberine göre seri katil Durmuş Anuçin’in, dosyası halen yargılamayı yapan mahkemece dün raftan indirilerek incelendi. İstanbul’da 5 cinayet, 1 tecavüz ve 4 ayrı gasp tutuklusu Durmuş Anuçin’in İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin incelemesi sonrasında CMK 102. Madde kapsamında olduğu görüldü. Ancak cezaevinden beklenen yazı dün yetişmeyince seri katilin tahliye işlemi bugüne kaldı.

İddiayla seri katil oldu

İstanbul’da 2002 yılında polisi 105 gün peşinden koşturduktan sonra Ümraniye’de yakalanan Durmuş Anuçin, sevk edildiği o dönemki İstanbul DGM’de adam öldürmeye, İstanbul’un ilk seri katili Seyit Ahmet Demirci ile girdiği iddia üzerine başladığını söyleyerek “Bu iddiayı kazandım” demişti.

‘Hablemitoğlu’nu ben öldürdüm’

Hakkında 5 kez idam cezası istemiyle dava açılan seri katil, 2003 yılı Nisan ayında görülen ve 11’i tutuklu 13 sanıklı davanın ilk duruşmasında Ankara’da suikasta kurban giden Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu’nu da kendisinin öldürdüğünü söyledi. Seri katil, bu açıklaması nedeniyle Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz’e de ifade verdi.

Seri katil ayrıca, Giresun’daki bir cinayeti de itiraf edip, ‘‘Bir işadamının oğlunu kaçırıp öldürecektim. Yanlışlıkla başka birinin oğlunu kaçırıp öldürmüştüm. Bununla ilgili de daha sonra konuşacağım” dedi.

İki kez afla çıktı, 5 can aldı

Kurbanlarını İstanbul Kartal, Ümraniye ve Maltepe’de katleden seri katil, cezaevinden ilk olarak 1991 yılındaki aftan yararlanarak çıktı. Kısa süre sonra gasptan ikinci kez tutuklandı. 2000 yılında bu kez de “Şartla Salıverilme Yasası”ndan yararlanarak serbest kaldı. Sonrasında ise cinayetler başladı. Seri katil, Ümraniye’de bir ağaçlık alanda Gazi Oral’ı öldürüp sevgilisi S.Y.’ye tecavüz etti.

‘Çıkınca 4 kişiyi daha öldüreceğim’

Esma Baş ile sevgilisi Arif Arduç’u ise kadının, eşi Mustafa Baş’ı aldattığı için 30 bin lira karşılığı öldürdü. Azmettirici olmakla suçlanan koca Mustafa Baş ise Durmuş Anuçin’i tanımadığını söyledi.

Kurbanlarından müteahhit Aydın Özbey’i takip ederek öldüren Durmuş Anuçin, 5 milyon dolar (8milyon 250 bin lira) bulunan çantasını da aldı.

Seri katil, Maltepe’de askerden izne gelen Soner Kayabaş’ı da öldürdüğünü itiraf ederken cinayetleri 4 kişilik bir çetenin isteği üzerine para karşılığı gerçekleştirdiğini öne sürdü. Durmuş Anuçin 4 ayrı gasp ve Ümraniye’de polis ekipleriyle silahlı çatışma olaylarından da yargılanıyor.

Seri katil Durmuş Anuçin, “Polis beni erken yakaladı. 4 kişiyi daha öldürmeyi planlıyordum. Cezaevinden çıktıktan sonra görüşeceğiz” demişti.