Necip Hablemitoğlu suikastının kilit isminden şok ifadeler

Terör örgütü FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ve Alman Vakıfları davalarının raporlarını hazırlayan Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastının Ukrayna'da yakalanan kilit şüphelisi Nuri Gökhan Bozkır’ın Türkiye’ye iade kararı verilmemesi için kara propaganda yaptığı öğrenildi. Bozkır’ın “Türkiye’ye iade edilirsem bana yargısız infaz yapılacak ve öldürüleceğim. Beni de Kaşif Kozinoğlu gibi öldürecekler” dediği ortaya çıktı. Ukrayna, Bozkır’ı bu gerekçeyle Türkiye’ye iade etmez, sığınma talebini reddederek sınır dışı edilmesine karar verirse üçüncü bir ülkeye iadesi gündeme gelecek.

Çankaya’daki evinin önünde 18 Aralık 2002’de uğradığı silahlı saldırıyla, 48 yaşında yaşamını yitiren Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastının kırımızı bültenle aranan şüphelisi Nuri Gökhan Bozkır, Ukrayna’da 10 Temmuz’da yakalandıktan sonra 12 Temmuz’da Türkiye’ye iadesi yönünde karar verildi. Bozkır, avukatlarıyla bu kararı temyiz etti ve Ukrayna’ya sığınma talebinde bulundu. Temyiz mahkemesi, iade kararını veren mahkemenin usul hatası yaptığı gerekçesiyle iptal kararı verdi. Bu süreçte Ukrayna Göç İdaresi Bozkır’ın sığınma başvurusunu incelemeye aldı. Bu nedenle de Kiev savcılığının Bozkır’ın Türkiye’ye iadesi için ikinci kez dava açması durumu ortadan kalktı. Bozkır’ın Ağustos ayında yaptığı sığınma başvurusunun sonuçlanması için yasal süre Şubat 2020’de bitecek. Göç İdaresi sığınma başvurusunu reddederse Bozkır’ın bu karara da itiraz etme hakkı var. Kiev Savcılık yetkilileri DHA’ya yaptığı açıklamada, 10 Ocak’ta duruşması görülecek Bozkır’ın ev hapsi süresinin 11 Ocak 2020 tarihinde sona erdiğini belirterek, duruşmada öncelikle bu sürenin uzatılması için başvuru yapılacağını bildirdi. Kiev Şevçenko Mahkemesi'nde 16 Aralık'ta görülen duruşmada savcı Bozkır’ın ev hapsi süresinin 2 ay daha uzatılmasını talep etmiş, mahkeme ise yaklaşık bir ay uzatma kararı vermişti.

KARA PROPAGANDAYLA İADEYİ ENGELLEMEYE ÇALIŞIYOR

Bozkır’ın Türkiye’ye iade kararı verilmemesi için kara propaganda da yaptığı öğrenildi. Bozkır’ın, yurt dışından iadesi istenen FETÖ’cülerin Türkiye’deki adalet sistemini ve cezaevi şartlarını kötüleme taktiğini uygulayarak, “Türkiye’ye iade edilirsem bana yargısız infaz yapılacak ve öldürüleceğim. Beni de Kaşif Kozinoğlu gibi öldürecekler” dediği öğrenildi.

“İADE EDİLMEZDE BAŞKA ÜLKEYE GİDEBİLİR”

Öte yandan Ukrayna'nın şüpheliyi Türkiye'ye iade etmemesi halinde, Bozkır’ın bu ülkede yasa dışı konuma geleceği ve sınır dışı edilme ihtimalinin ortaya çıkacağı öğrenildi. Kiev Savcılık yetkilileri,  Ukrayna yargısının daha önce bir Avusturya vatandaşını, suçun zaman aşımına uğradığı gerekçesiyle ülkesine iade etmeyi reddettiği, bu kişinin sınır dışı edildiği bilgisini aktardı. Yetkililer, Bozkır’ın Ukrayna'da siyasi sığınma hakkı alamaması ancak Türkiye'ye iade de edilmemesi durumunda, hakkındaki kırmızı bülten kararı olmasına rağmen üçüncü bir ülkeye gitmesinin önünün açılabileceğini belirtti.

'YENİDEN CEZAEVİ ZOR GÖRÜNÜYOR'

Savcılık yetkilileri, suikast şüphelisi Bozkır’ın yeniden tutuklanarak cezaevine girmesinin ise zayıf bir ihtimal olduğunu ifade etti. Ev hapsi kararına karşı yapılan itirazın Kiev Temyiz Mahkemesi'nde görüşüldüğünü belirten savcılık yetkilileri, duruşmaların usul eksiklikleri gerekçe gösterilerek 5 kez ertelendiğini, bu sürede de davanın süre aşımına uğraması nedeniyle ret kararı çıkmasının beklendiği bildirildi.

YAKALANMASI ZAMAN AŞIMINI DA KESTİ

Hablemitoğlu suikastı ile ilgili 17 yıldır süren soruşturma, 2022 yılında zaman aşımına uğrayacaktı. Ancak kilit şüpheli Bozkır’ın yakalanması zaman aşımı süresini kesti ve yarı oranında uzattı. Böylece Bozkır yönünde soruşturmadaki zaman aşımı süresi 2032 yılına kadar uzadı.

KOZİNOĞLU, SİLİVRİ CEZAEVİ'NDE KALP KRİZİNDEN ÖLMÜŞTÜ

FETÖ'cü savcıların, Oda TV'ye bilgileri sızdırdığı iddiasıyla Ergenekon soruşturmasında tutukladığı MİT görevlisi Kaşif Kozinoğlu, 13 Kasım 2011'de Silivri Cezaevi'nde geçirdiği kalp krizi nedeniyle ölü bulundu. Kozinoğlu'nun ölümüyle ilgili Silivri Cumhuriyet Savcılığı tarafından başlatılan soruşturmada, adli tıp incelemesi yapıldı. Kozinoğlu'ndan alınan doku örneklerinde, boyama yöntemiyle yiyecek, içecek ya da kullandığı ilaçlarda zehir olup olmadığı araştırıldı. Kozinoğlu'nun iskemik kalp krizi sonucu öldüğü yönünde otopsi raporu hazırlandı. Adli Tıp Kurumu'nun 3 aylık çalışması sonucunda kalptaki yağlı plak sebebiyle damarlardaki daralma ve tıkanmanın kalp krizine sebep olduğu belirtildi.