Tıp tarihine geçecek araştırma! Buluşun başında bir Türk var

Tıp tarihine geçecek araştırma! Buluşun başında bir Türk var
Güncelleme:

Cambridge Üniversitesi'nde doktora yapan Mine Köprülü, başında olduğu araştırma ekibi tüm dünyayı ilgilendiren bir buluşa imza attı.

Cambridge Üniversitesi’nin Türk doktora öğrencisi Mine Köprülü biyoloji alanında önemli başarılar elde etti. 3 farklı üniversiteden 15 kişilik ekiple çalışan Köprülü, genetik hastalıklara yol açan 3 bin farklı protein belirledi. Çalışmasıyla ilgili açıklama yapan Köprülü, "Bizim yaptığımız çalışma aslında hastalıklar için bir ilaç ve tedavi bulunmasındaki ilk adım." dedi.

ERKEN TANI İHTİMALİ ARTIYOR
Mine Köprülü'nün başında olduğu ekip tıp tarihine geçecek çalışmaya imza attı. İnsan vücudunda keşfedilen proteinler ile erken tanı ihtimali artıyor, hastalığa yol açan eksik veya fazla proteinler giderilerek tedavi imkanı sağlanıyor.

Yaptıkları çalışmanın, 'dünyadaki en kapsamında protein genetik çalışmalardan biri' olduğunu söyleyen Köprülü, yürüttükleri operasyonun hastalıklar için bir ilaç ve tedavi bulunmasındaki ilk adım olduğunu belirtti.

 "HASTALIKLAR İÇİN TADAVİ BULUNMASINDAKİ İLK ADIM"
CNN Türk'e konuşan Mine Köprülü ekibiyle yaptığı çalışmalarına ilişkin şu ifadeleri kullandı:

“Bizim yaptığımız çalışma aslında hastalıklar için bir ilaç ve tedavi bulunmasındaki ilk adım. Henüz bugüne kadar anlayamadığımız hastalıkların altında yatan biyolojik mekanizmaları vücudumuzda nelerin yanlış gittiğini anlamaya çalışıyoruz ki nelerin hedef alınabileceği bulunabilsin.

Burada bizim çalışmamız, bahsettiğim genetik mutasyonlar ve hastalıklar arasında aslında vücudumuzun fonksiyonel birimi ve ilaçların en büyük hedefi olan proteinlere entegre ederek, aslında bu hastalıkların biyolojik olarak nasıl işlediğini, bu bahsettiğimiz genetik mutasyonların hangi proteinler yani hangi fonksiyonel mekanizmalar üzerinden bu hastalıklara olan sebebi arttırdığını ya da azalttığını anlamaya çalıştık.

Şu an aslında bu yaptığımız çalışma, dünyadaki en kapsamında protein genetik çalışmalardan biriydi. Çünkü kandaki 3 bin proteini paralel biçimde ölçümledik. Ancak bu teknoloji çok yeni bir teknoloji ve bizim vücudumuzda 20 binden fazla protein var. Biz şu an aslında kapsamlı bir genetik protein hastalık haritası çıkarmış olsak da bütün vücudumuzdaki bütün proteinleri ve karmaşıklığı yakalayabilmiş değiliz.”