İşte bütün mesele ! Dursun Çiçek'i Amiral yapalım mı ?

HABER3.COM ÖZEL

Ağustos ayının ilk haftasında toplanacak olan Yüksek Askeri Şüra’da, amirallik sırasında olan Dursun Çiçek’in amiralliğe terfisi tartışılacak. Bu tartışma şimdiden Genelkurmay koridorlarında başladı bile.

İşte HABER3.com farkıyla bu kritik tartışma...

1960 Tokat doğumlu olan Dursun Çiçek, klasik bir deniz subayı değil. Harp Okulu eğitimini, Deniz Kuvvetleri namına Kara Harp Okulunda piyade subay alarak yaptı. Çok başarılı bir öğrenci olan Dursun Çiçek, harbiyeyi üstün bir başarı ile, 3. olarak bitirdi.

İddialara göre Dursun Çiçek aslında 1. olmuştu. Ama bir dönem önce de bir deniz piyade subayı 1. olduğu için, bu durumu içine sindiremeyen karacılar, notlarıyla oynayarak onu 3. yapmıştı.

Dursun Çiçek bu başarsını daha sonra gittiği Deniz Harp Akademesi ve Silahlı Kuvvetler Akademisinde de sürdürdü ve 2. olarak mezun oldu. Diğer deniz subayları gemilere giderken, Dursun Çiçek, güneydoğu’ya gitti.

PKK terörüyle mücadelenin en yoğun olduğu 1990'lı yıllarda bu mücadeleye Deniz Kuvvetleri'nin özel birlikleri de katılıyordu. Çiçek, Şırnak'ta konuşlu özel amfibi taburunun komutanlığını yaptı. Dönem arkadaşları Dursun Çiçek’in PKK’ya karşı destan yazdığını anlatıyor. Karşıtlarına göre de, bu dönemde ergenekoncularla yakınlaştı.

Aynı zamanda iyi bir karargah subayı olan Dursun Çiçek, Deniz Kuvvetleri ve Genelkurmay’da stratejik görevlerde bulundu. Kıdemli kurmay albay olan Dursun Çiçek ve sınıf arkadaşları amirallik sırasında.

Parlak bir sicili olan Dursun Çiçek, piyade değil de, güverte subayı olsaydı, amiral olma şansı çok daha yüksekti. Ancak Deniz Kuvvetlerinde piyade subayların, kurmay dahi olsalar, amiral olma şansları, diğer sınıflara, yani güverte ve denizaltı gibi sınıflara göre çok daha düşük.

Eğer bu olay olmasaydı, Dursun Çiçek’in 4 hafta sonra toplanacak olan Yüksek Askeri şürada amiral olma şansı % 10 civarındaydı. Ancak bu son olaydan sonra tüm hesaplar ve dengeler değişti.

Yüksek Askeri Şürada, general ve amiral olacak albayları, gelenek olarak kendi kuvvet komutanları belirler ve şüraya öneririr. Diğer üyeler de bunu otomatikman kabul eder. Zaten teknik olarak da, 3-4 saat içinde yüzlerce albayı tek tek değerlendirmek ve oylamak da mümkün değil.

Yüksek Askeri Şüra üyesi komutanlar, ancak orgenerallik ya da oramirallik sırası gelen korgeneral ve koramirallerin or’luğa terfisinde ağırlıklarını koyar ve gerçek bir oylama yapılır. Çünkü or olacak komutan, artık komuta kademesine girecektir.

Ancak Dursun Çiçek artık sıradan bir albay değil,  AKP – TSK geriliminde, adeta ordunun simgesi. TSK’nın arkasında durduğu sembol bir isim olan Dursun Çiçek'in  terfi etmesi ya da etmemesi, TSK için bir tavır sorunu.

Bu nedenle Dursun Çiçek’in terfi etmesi, artık Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Metin Ataç’ın kararı olmaktan çıktı, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuş başta olmak üzere, ordu komuta kademesinin meselesi oldu.

Haber3.com’a gelen bi,lgilere göre, Dursun Çiçek’in dün akşam tahliye edilmesinden sonra, Genelkurmay koridorlarında bu konu tartışılmaya başlandı. Sertlik yanlısı şahinlere göre Dursun Çiçek kesim amiral olmalı ve TSK’nın laik duruşundan taviz verilmeyeceği bir kez daha kararlılıkla vurgulanmalı.

Uzlaşma yanlısı güvercinlere göreyse, hakkı dahi olsa Dursun Çiçek’in amiral olması ipleri gerecek ve fatura TSK’ya çıkacak.

Bu aşamada en zor durumda olan ise, her iki tarafı da kızdırmadan bu soruna çözüm bulmak zorunda olan Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ.

Peki, bundan sonra ne olacak ?

Bu aşamada, kesin bir ifade ile, şöyle ya da böyle olacak demek, havaya atılan para için yazı / tura demekten farksız..

Ancak, HABER3.com'un tahmini şöyle...

Eğer bundan sonra Dursun Çiçek hakkında yeni ve kendisini zor duruma düşürecek, inandırıcı bir belge çıkmazsa, Dursun Çiçek % 51 amiral olur. Böylece son zamanlarda karizması ciddi olarak çizilen TSK ve onu destekleyen sivil unsurlar moral kazanır, bu kez de  AKP’nin ve Başbakan Erdoğan’ın karizması çizilir.

Yok eğer ortaya hakkında birazcık bile  kuşku yaratan yeni bir belge çıkarsa, Dursun Çiçek için amirallik hayalleri biter.

Geçmişe bakıldığında ise, TSK karşıtı çevreler tarafından hakkında olumsuz haberler yayınlanan subaylardan, sicili düzgün olanlar, haklarını alıp tefi etti. Ama ilk kez bu kadar büyük bir olay yaşandığı için, bu kez ne olacağını, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ bile bilmiyor

Olayın bir de Çankaya Köşkü kısmı var.

Yüksek Askeri Şüra kararları, Cumhurbaşkanı tarafından onaylandıktan sonra yürürlüğe giriyor.

Peki Cumhurbaşkanı Gül, Dursun Çiçek’in muhtemel bir amirallik kararını onaylar mı ?

Bu da bir başka kriz. Eğer böyle bir karar alınırsa, TSK – AKP geriliminde tarafsız ve uzlaşmacı bir politika izleyen Abdullah Gül’ün ne yapacağı ise merak konusu.

Üstelik kararlar bir bütün olduğu için, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Dursun Çiçek’in amiralliği hariç, sadece diğer kararları onaylaması da mümkün değil.

Yani ya hep, ya hiç durumu.

Cumhurbaşkanı Gül Yüksek Askeri Şüra kararlarını onaylamazsa, bu kez TSK'da hayat duracak. Üstelik bu yıl Hava ve Deniz Kuvvetleri komutanları da değişmek zorununda olduğu için, kararı bekletmek mümkün değil.

Yani zor iş ki, çok zor...

Şimdilik kesin olan tek şey, bu yıl ki Yüksek Askeri Şüra’nın çok sıcak ve gerilimli geçeceği...

AYDIN ÖZDALGA

DURSUN ÇİÇEK KİMDİR ?

Bekir ve Halime Çiçek’in ikinci çocuğu olarak 1960 yılında Umurca Köyü, Reşadiye/Tokat’ta doğan Deniz Piyade Kurmay Albay Dursun ÇİÇEK, ortaokul ve lise öğrenimini altı yıl yatılı okuyarak tamamladı ve Yıldızeli/Sivas’taki Pamukpınar Öğretmen Okulu’ndan mezun oldu.

1976 yılında Harbiye sınavını Deniz Kuvvetleri adına kazanan Dursun Çiçek, 1980 yılında Kara Harp Okulunu deniz piyade teğmen olarak, devre üçüncüsü olarak bitirdi. Dursun ÇİÇEK; Teğmen rütbesiyle Piyade Okul K.lığındaki sınıf okulu öğreniminden sonra, Amfibi Deniz Piyade Alay K.lığı Foça/ İzmir’de üç yıl Takım Komutanlığı ve Deniz Harp Okulu İSTANBUL’DA dört yıl Bölük Komutanlığı yaptı.

1988 yılında Deniz Harp Akademisini kazanan Dursun ÇİÇEK, Harp Akademisini ve Silahlı Kuvvetler Akademisi eğitimini devre ikincisi olarak bitirdi. Dursun ÇİÇEK, 1990-94 yılları arasında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Harekat Başkanlığında görev yaptı.

Amfibi Deniz Piyade Alayının Tugay olduğu yıl Tugay Harekat ve Eğitim Şube Müdürlüğüne atanan Albay ÇİÇEK, 15 ay süre ile Şırnak’ta Özel Amfibi Tabur Komutanlığı ve bir yıl süre ile Foça’da Üçüncü Amfibi Deniz Piyade Tabur Komutanlığı görevlerini icra etti.

1997 yılında Arnavutluk İnsani Yardım Harekatında Çok Uluslu Karargahta Plan ve Prensipler Şube’de ve 1997- 99 yılları arasında Gnkur. Bilgi Destek Grup Komutanlığında görev yapan Albay ÇİÇEK, aynı dönemde beş ay süre ile Tiran/ARNAVUTLUK‘ta Altay Tim Komutanı olarak görev yaptı ve 1999-2001 yılları arasında Foça’da Amfibi Deniz Piyade Tugayı Kurmay Başkanlığı görevini icra etti.

2001 Yılında İskenderun Deniz Er Eğitim Alay Komutanlığına atanan Kurmay Albay ÇİÇEK; Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Anabilim Dalında Doktora eğitimi yaptı ve ‘’Örgütlerde Motivasyon ve İş Yaşam Kalitesi: Bir Kamu Kuruluşundaki Yönetici Personelin Motivasyon Seviyelerinin Tespit Edilerek İş Yaşam Kalitesinin Geliştirilmesi Üzerine Bir Araştırma‘’ konusunda Doktora Tezi hazırladı.

Dursun ÇİÇEK, 2004 yılında Genelkurmay Bilgi Destek Daire Başkanlığındaki yeni görevine başladı ve halen aynı görevde.