Can Dündar'dan Erdoğan'a yanıt !

Can Dündar'dan Erdoğan'a yanıt !

AYM kararı ile tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edilen gazeteci Can Dündar, Erdoğan'ın tahliye kararına ilişkin sözlerine yanıt verdi.

Gazeteci Can Dündar, kendisi ve Erdem Gül'ü tahliye eden Anayasa Mahkemesi'nin(AYM) hak ihlali kararının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sarf ettiği "Anayasa Mahkemesi'nin kararına saygı duymuyorum" sözlerine, bir gardiyanla yaşadığı diyaloğa atıf yaparak cevap verdi.

Dündar, Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) İstanbul İl Başkanı Cemal Canbolat'ın da katılımıyla gerçekleşen Şişli Kent Merkezi'ndeki Deniz Gezmiş'i anma programında konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Fildişi Sahili'ne hareketi öncesi Atatürk Havalimanı'nda yaptığı açıklamayı hatırlatarak sözlerine başlayan Dündar, "Cumhurbaşkanı bizim tahliyemizle alakalı, tahliyemizi değerlendiren bir konuşma yapmış, "tanımıyorum bu kararı" demiş. Şöyle oldu, 26 Kasım günü biz içeri girdik. 2 gardiyan eşliğinde kalacağımız koğuşa bizi götürdüler. Üstümüzden kilitleyecek gardiyan. Dedi ki, "abi ne kadar sürer sence bu iş?" "Valla dedim, faşizmin eline bir kere düşmeyeceksin." ifadelerini kullandı.

Daha sonraki konuşmalarına Deniz Gezmiş Belgeseliyle devam eden Dündar, "Biz aslında bir çoğumuz direnmeyi Deniz'lerden öğrendik, 68'den öğrendik. Ve ben o belgeseli yaparken tanıştığım insanlardan aslında içerdeyken ne yapmam gerektiğini, dışarıdayken ne yapmam gerektiğini öğrendim." dedi.

Dündar, "Bazen tuhaf bir şey ama içeri sizi susturmak için tıkıyorlar, yazamayasınız, konuşamayasınız istiyorlar. Fakat bir bakıyorsunuz umut nöbeti diye bir yol açılmış. İnsanlar bir sandalye attı, buna karşı koymak buna direnmenin yolunu gösteriyor. Ve bütün bunlar bütün o direniş ruhunun bize öğrettikleri." açıklamasında bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül'ü tahliye eden Anayasa Mahkemesi'nin hak ihlali kararına ilişkin "Şunu çok açık net söylemek durumundayım, bu olayın ifade özgürlüğü ile yakından uzaktan bir alakası yoktur, bu bir casusluk davasıdır. Ben Anayasa Mahkemesi'nin vermiş olduğu karara sadece sessiz kalırım o kadar ama onu kabul etmek zorunda değilim. Verdiği karara da uymuyorum, saygı da duymuyorum" demişti.