Birgün'den 'Erdoğan'a hakaret' açıklaması

Birgün Gazetesi'nde 17 Şubat'ta yayınlanan manşette Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret ettikleri iddiasıyla gazetenin Yayın Danışmanı Barış İnce, Yazı İşleri Müdürü Berkant Gültekin, Sorumlu Yazı İşler Müdürü Can Uğur'un 4'er yıla kadar hapis istemiyle yargılanmalarına başlandı. İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuksuz sanıklar Barış İnce, Berkant Gültekin ve Can Uğur katıldı.

CHP MİLLETVEKİLLLERİ DE DURUŞMAYI İZLEDİ

Öte yandan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekilleri Ali Şeker, Aykut Erdoğdu, Mahmut Tanal, Eren Erdem'in yanı sıra ÖDP Eş Genel Başkanı Alper Taş ile Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Ceyda Karan'ın da aralarında bulunduğu çok sayıda gazeteci duruşmaya izleyici olarak katıldı.

İNCE: İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ VE HUKUK BU ÜLKEDE HEP ZORDU

Barış İnce savunmasında ifade özgürlüğü ve hukukun ülkede hep zor olduğunu belirterek, "Ancak şimdi daha da zorlaştığını görüyoruz. Geçen hafta bu binada 2 değerli meslektaşım Can Dündar ve Erdem Gül vardı, buradan onlara selam gönderiyorum. Tahir Elçi'yi de saygıyla anıyorum. Haber incelendiğinde bu bir ajitasyon manşeti değildir. Gazetedeki haber içeriği incelendiğinde bu sloganın ya da manşetin atılabilir bir manşet olduğunu anlatan bilgiler olduğu görülecektir. Çok yurttaş bu slogan nedeniyle tutuklanmıştır. Oysa örneğin ABD'nin Irak işgali sırasında o zamanın ABD Başkanı hakkında katil sloganı atılarak yürüyüşler yapılmıştır" dedi.

"KENDİSİNİN YAPTIĞI DA POLİTİK BİR ELEŞTİRİYDİ"

Sanık Berkant Gültekin de davaya konu manşetin politik eleştiri içeren bir manşet olduğunu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın şahsına yönelik bir hakaret olmadığını belirtti. Diğer sanık Can Uğur da gazeteci sıfatıyla eleştiri haklarının olduğunu ifade ederek, "Ancak örneğin kendisi "Kamuoyuna yansıyan "One minute" çıkışı sırasında İsrail Başbakanı Peres'e "Siz insan öldürmeyi iyi bilirsiniz!" şeklinde bir söz sarf etmiştir. Burada kendisinin yaptığı da politik bir eleştiriydi. Dolayıysa kendisi hakkında böyle bir dava açılmamıştır. Biz siyasi eleştiri olarak bu başlığı kullandık. Yazılan bu başlığın arkasında olduğumu da bildirmek isterim" ifadelerini kullandı. İfadelerin ardından mahkeme eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 10 Aralık'a erteledi.

İDDİANAME

İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Birgün Gazetesi'nin 17 Şubat 2015 tarihi manşetinde büyük puntolarla verilen manşetin altında şüpheliler İnce, Gültekin ve Uğur'un imzasının yer aldığı ifade edildi. Manşet üzerine re'sen soruşturma başlatılığı ayrıca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatlarının şikayet dilekçesi sunduğu ifade edilen iddianamede, başlığın eleştirme amacını aştığı, hakaret suçunun oluştuğu kaydedildi. İddianamede, İnce, Gültekin ve Uğur'un "Cumhurbaşkanına alenen hakaret" suçundan 1'er yıldan 4'er yıla kadar ayrı ayrı hapisleri isteniyor.

DAVANIN ARDINDAN ADLİYE ÖNÜNDE BASIN AÇIKLAMASI

Davanın ardından açıklama yapan Yazı İşleri Müdürü Berkant Gültekin,"Artık gazetelerimizdeki sabah toplantılarından çok adliyelere gelir oduk. Burada duruşmalara katılır olduk. Savcılara ifadeler verir olduk. Adliye salonlarını arkadaşlarımızdan daha fazla görüyoruz, savcıları ailemizden daha fazla görüyoruz, hakimleri sevgililerimizden daha fazla görüyoruz. Artık neredeyse ikametimizi buraya aldıracağız. Öyle bir pozisyona geldik. İfade vermekten yargılanmaktan iş yapamaz duruma geldik" dedi.

TANAL: DÜNYANIN HİÇBİR YERİNDE BU KADAR VATANDAŞIYLA DAVALIK OLAN CUMHURBAŞKANI OLMADI

CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, "Şu anda elimde 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin duruşma çizelgesi var. 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde bugün 13 tane duruşmanın 10 tanesinde Müşteki Recep Tayyip Erdoğan. Burada belgesi ve tutanağını size sunuyorum. Bu ne demek dünyanın hiçbir yerinde bu kadar vatandaşıyla davalık olan Cumhurbaşkanı olmadı. Yani netice itibariyle ilk olarak Türkiye Cumhurbaşkanına sahip değil. Rahmetli Süleyman Demirel vardı, Özal vardı, öncekiler vardı. Yani netice itibariyle bu kadar davalık olan başka bir Cumhurbaşkanı yok" ifadelerini kullandı.

"TBMM'YE KANUN TEKLİFİNİ VERDİK"

"Ceza kanunumuz 2005 yılında değişti. 125'inci maddesinde hakaret suçu var. Ancak Cumhurbaşkanına hakaret 299'da düzenlenmiş. Yani vatandaştan daha fazla kanuni korumaya alınmış. Biz bu ceza kanununu nereden almışız. Kimisini Fransa'dan, kimisini Almanya'dan almışız" diyen Tanal, "Cumhurbaşkanı'na ayrı bir koruma zırhı getiren ve basını susturma aracı olarak kullanılan bu madde ile ilgili Cumhuriyet Halk Partisi grubu olarak TBMM'ye kanun teklifini verdik. Netice itibariyle temennimiz o ki 299'uncu madde değişirse basın mensupları daha özgür bir şekilde yazabilecekler ve ifade özgürlüğü daha anlamlı bir şekilde yerini bulacak" diye konuştu.