Erdoğan'dan Özel'e ''Motor su kaynattı, devreler yandı, hafıza error verdi''

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada yine CHP'yi hedef aldı. 

CHP'deki 'şaibeli kurultay' iddialarına ilişkin "Temennimiz ortaya dökülen pisliklerin ana muhalefette arınmaya ve temizliğe sebep olmasıdır" ifadelerini kullanan Erdoğan, "Türkiye'de muhalefet açığı var" dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in şiir okuyarak yaptığı çıkışa da karşılık veren Erdoğan "Sayın Özel oturduğu koltuğun hakkını veremedi. Grup kürsüsünde edepsizce hakarete kadar hünerini sergiledi. Sonuçta ne oldu? Motor su kaynattı, devreler yandı, hafıza error verdi. Özel rezil oldu. Asıl cahilin, kültür bilmezin kendisi olduğu ortaya çıktı. Ziya Gökalp'in şiirini okuyup caka satmak isterken şiir katliamına imza attı. Şiir konusunda Özel'e kendisini geliştirmesi için tüyo verebiliriz. Yine de Özel'in Yunus Emre'nin sözlerini kulağına küpe etmesinde fayda var. Sözü bilen kişinin yüzünü ak ede bir söz. Şu cihan cehennemini 8 cennet ede bir söz" ifadelerini kullandı.

Erdoğan, TÜSİAD'a yönelik ise "TÜSİAD'ın açıklaması haddini aştı" ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde: 

"Türkiye'de bir türlü aşılamayan muhalefet boşluğu var. Türkiye'ye telafisi mümkün olmayan zararlar verdiler. CHP'de gelen gideni aratır düzeni sayın Özel ile de bozulmadı. Sayın Özel, oturduğu koltuğun hakkını veremedi. Şiir konusunda kendisini geliştirmek için sayın Özel'e bazı tavsiyeler verebiliriz. 

BAHÇELİ'YE GEÇMİŞ OLSUN MESAJI

Muhalefetin engellemelerine prim vermeden bu yüce çatı altında Türkiye'ye aşkla hizmet vereceğiz. Bize oy versin veya vermesin her bir vatandaşımızın emaneti bizlerin omuzlarındadır. Cumhur İttifakı ortağımız MHP'li arkadaşlarımıza da aynı şekilde teşekkür ediyorum. Bu vesileyle de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye de geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Sağlığına kavuşmuş olmasından memnuniyet duyuyoruz. 

"KONU YARGIDA"

Medyaya yansıyan iddiaların yenilir yutulur tarafı yok. Ana muhalefet cephesinde patlak veren iddiaları kendi seçmenlerinin de büyük bir teessüfle takip ettiğine inanıyorum. Son tartışmalarda bizim tavrımız bellidir. Biz şeffaflığın ve seçmen iradesinin özgürce tecelli etmesinden yanayız. Temennimiz ortaya dökülen pisliklerin ana muhalefette arınmaya ve temizliğe vesile olmasıdır. Bizim onların hançer siyasetiyle oyalanacak vaktimiz yok. Konu yargıda, bizi dahil etmeye kalkmasınlar. 

Bakın biz ne hançer biliriz ne de şaibeli iş yaparız. Siyasette de devlet işlerinde de bütün işlerimizi kanuna, nizama, teamüllere ve etik değerlere uygun icra ederiz.

Bizim yaptıklarımıza onların hayalleri bile yetişemez. Üç ülkeyi kapsayan güneydoğu asya ziyaretimiz bu gerçeği bir kez daha gözler önüne serdi. Türkiye dış siyasette ezberleri bozmaya devam ediyor. 

LOKUM YERİNE TOGG HEDİYE ETTİK

Lokum yerine TOGG hediye ettik. Muhalefeti rahatsız etti. Ufku dar olanlar anlamaz. Ufku şahsi çıkarlarının ötesine geçemeyenler bizi anlayamaz. 10 bin km ötede Türkiye'ye gösterilen muhabbeti anlayamaz.

Şarap tatmak veya parti düzenlemek için Avrupa'ya gidenlerin bizim 360 derecelik dış politika vizyonumuzu anlamalarını zaten beklemiyorduk. Rejimin düştüğü gün Esad'la görüşülmeli diyenlerden sağlıklı dış politika yorumu çıkmaz. Bizim için önemli olan halkımızın düşüncesidir.

ERDOĞAN'DAN TÜSİAD'A: "DEPREM AFETİNDE NE YAPTINIZ?"

TÜSİAD'ın haddi aşan ve buram buram provokasyon kokan açıklamalarına geçmeden önce şunu belirtmek istiyorum. Demokrasilerde hiç kimse eleştirilerden azade değildir. Tutarlı olması halinde eleştirilere kulak tıkamayız. 

Türkiye'nin gerçek anlamdaki her kalkınma hamlesi TÜSİAD zihniyetini daima rahatsız etmiştir. 

TÜSİAD’ın eski zihniyetinin yeniden tedavüle sokulmaya çalışıldığının farkındayız.

Ey TÜSİAD şu deprem afetinde siz ne yaptınız? Acaba siz AFAD’ın yanında ne kadar destek verdiniz, ne ile oralarda bulundunuz?

"GAZETE MANŞETLERİYLE İKTİDARLARA AYAR VERİYORLARDI"

TÜSİAD zihniyeti siyasetin zayıf ve devletin onların tasallutu olduğu dönemlerin sembolüdür. Bu yapı, kamunun kesesinden ve milletin sırtından elde edilen haksız kazançların yerli, milli üretim yerine distribütörlük  yoluyla elde edilen imtiyazların gölgesinde büyümüş ve büyütülmüş iş adamlarıyla maruftur.

2002 öncesinde TÜSİAD zihniyetinin neye tekabül ettiğini hepimiz hatırlıyoruz. Bunlar eski Türkiye'de sadece paraya hükmediyorlardı. Siyaseti de istedikleri gibi dizayn ediyorlar, karar organlarını kontrol ediyor, yönlendiriyordu. Gazete manşetleriyle iktidarlara ayar veriyorlardı. Biz buna dur dedik.

"ANADOLU'NUN BAĞRINDAN YENİ AKTÖRLERİN ÇIKMASINI SAĞLADIK"

Ekonomiyi rant ekonomisi olmaktan çıkarıp, üretim ve ihracat ekonomisine dönüştürdük. Anadolu'nun bağrından yeni aktörlerin çıkmasını sağladık. Milletin kaynaklarını, bir avuç burjuvazinin zenginleşmesi için değil, tüm kesimlerin kalkınması ve refahı için kullandık. Milli gelir, 3 bin 600 dolardan, bu sene 15 bin doların üzerine çıktı. Ey TÜSİAD, 3 bin 600'den 15 bin doların üzerine çıkan bir süreç var. Bu, AK Parti iktidarı döneminde oldu. Yahu siz ya hesap bilmiyorsunuz ya da hesabınız bozuk.

Rant musluklarını kestiklerimizin operasyonlarına maruz kaldık. Bunların başında TÜSİAD geliyordu. Türkiye'nin bölgesinde siyasi, sosyal gücünü genişlettiği, içeride hayat pahalılığı ve enflasyona karşı kararlı bir program uyguladığı terörsüz Türkiye yolunda öneli adımlar attığı bir dönemde TÜSİAD'ın eski zihniyetinin yeniden tedavüle sokulduğunun farkındayız. Başaramayacaksınız. Muhterislere teslim olmamızı bekliyorsanız, böyle bir şey asla gerçekleşmeyecek. 

"YENİ TÜRKİYE'DE HADDİNİZİ BİLECEKSİNİZ"

Eski Türkiye'yi özlüyor olabilirsiniz, Yeni Türkiye'de haddinizi bileceksiniz. İş adamı derneğiyseniz, iş adamı derneği gibi davranmayı öğreneceksiniz. Milleti kışkırtmayacak, devletin kurumlarını provoke etmeyecek, yargıyı baskı altına almayacaksınız. 

Ya parti kurarsınız ya da ağzınızdan çıkacak iki çift lafa bakan muhalefet partilerinden birisini seçersiniz. Ürettiğiniz, çalıştığınız sürece 85 milyonun her bir ferdi gibi sizi de destekleriz.

Kusura bakmayın, bu ülkeyi tekrar istikrarsızlık bataklığına sürüklemenize izin vermeyiz."