Rekor üstüne rekor kıran Dolar'ın neden yükseldiği belli oldu

Rekor üstüne rekor kıran Dolar'ın neden yükseldiği belli oldu
Güncelleme:

Türk Lirası karşısında 2024 yılında her gün yeni bir rekor kıran Dolar kurunun yükselişinin arkasındaki neden ortaya çıktı.

Yılbaşından bu yana yüzde 5’e yakın yükselen dolar/TL, 31 lira sınırına dayandı. Piyasalarda gözler ise TCMB’nin atacağı olası adımlara çevrildi.

Döviz kurları yılbaşından bu yana kademeli olarak yükselişine devam ederken yerel seçimler sonrasında kurların yükseleceği beklentisi vatandaşın döviz talebinin artmasına destek oldu.

Dolar/TL son olarak 31,0048 ile yeni tarihi zirvesini görmüştü. Bugün itibariyle Türk Lirası'nın yılbaşından bu yana Dolar karşısındaki kaybı ise yüzde 4,3 oldu.

KKM’den çıkan para

Uzmanlara göre döviz talebinin sürmesinde, TL kaynaklı kur korumalı mevduat hesaplarının artık açılamaması da etkili oldu. Sosyal medya platformu X’te e507 kullanıcı adıyla paylaşımda bulunan hesabın yaptığı analize göre, KKM hacmi 123 milyar dolar seviyesinden 9 Şubat itibarıyla 80 milyar dolara geriledi. Kapanan KKM’lerin 24 milyar dolarının TL kaynaklı KKM hesabı olduğu belirtilen analizde, kalan TL KKM bakiyesinin ise 10 milyar dolar seviyesinde olduğu hesaplandı.

KKM hacminde yaşanan bu düşüş ise çıkan paranın bir kısmının dövize geçmiş olabileceğini akıllara getirdi. Bu gelişmenin ardından piyasa katılımcıları da Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) döviz talebini azaltıcı olası adımlarını beklemeye başladı.

TL likiditesi

Ekonomim yazarı Şebnem Turhan’ın aktardığına göre bu gelişmelerin ortasında Borsa İstanbul repo-ters repo piyasasında ortalama gecelik faiz önceki gün yüzde 45’in altına düşerek yüzde 44,94 olarak gerçekleşti. Uzmanlar ise ortalama repo faizinin haftalık repo ihale faizinin de altına gerilemesinin Merkez Bankası’ndan önümüzdeki aylarda TL likiditesini çekmeye yönelik yeni adımlar gelmesi gerekebileceğine işaret ettiğini vurguladı.

Önceki gün itibarıyla Merkez Bankası TL depo alım ihaleleri yoluyla toplam 223 milyar TL likiditeyi sterilize ettiğini de hesaplayan uzmanlar, “Bu ihalelerin vadesinin bir hafta gibi kısa bir süre olması bankaların likidite konusundaki öngörüsünü artırıyor ve mevduat faizlerinin yükselişini bir anlamda engelliyor. Bu nedenle, TL depo alım ihaleleri parasal sıkılaştırma adımlarının mevduat faizlerine yeterince yansıması konusunda kalıcı etkide bulunamıyor” dedi.

İhracatçıların talebi

Her kur artışı fiyata yansıyınca vatandaş bu fiyatların karşısında yeniden dövize yöneliyor. Bunun bir kısır döngü olduğuna işaret eden ekonomistler ise Merkez Bankası’nı döviz talebinin yanı sıra ihracatçının kur artışı beklentisinin de zorladığını belirtiyor.

Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Kara ise bir röportajında TL’nin geçmiş yıllara nazaran hafif değerli olduğunu Merkez Bankası’nın da 2016’dan beri değersiz kura alışmış reel sektörün geçişini iyi yönetmesi gerektiğini kaydetti. Bu dengeyi sağlamanın kolay olmadığını da söyleyen Kara, kur artışının da enflasyonun altında kalacak şekilde kontrollü olmasına çalışıldığını vurguladı.

(Kaynak)